Alplerin Buz Adamı Ötzi’nin komşuları, ilginç DNA verileri sunuyor

Ötzi, Ötztal Alpleri’nde Bulunan Antik Bireylerin Genetik Kökenini Aydınlatıyor

Ötzi, yani “Buz Adam”, 1991 yılında Ötztal Alpleri’nde bulunmuş ve Neolitik döneme ait önemli bilgilere ışık tutmuştur. Antik insan Ötzi’nin vücudu, dönemin insanlarının genetik geçmişi ve hareketliliği hakkında çeşitli bilgiler sunar. Son araştırmalar, Ötzi’nin yaşadığı bölgedeki diğer antik insanların genetik yapısını detaylı olarak incelemektedir.

Yapılan yeni bir çalışma, Avusturya Tirol bölgesindeki antik bireylerin DNA analizini içeriyor. Bu araştırma, yaklaşık 5.000 yıllık bir süreci kapsayan 47 kişinin kemik ve diş örneklerini inceleyerek Alpler’de yaşamış insanların genetik kökeninin büyük ölçüde benzer olduğunu ortaya çıkardı.

Araştırmaya göre, antik bireylerin genetik yapısı büyük ölçüde günümüz Anadolu’sundan gelen erken dönem çiftçilerle uyumludur. Bu durum, Güney Avrupa’da genetik sürekliliğin varlığını göstermektedir. Alpler, genetik çeşitliliğin korunduğu bir “genetik sığınak” olarak işlev görmüş olabilir.

Genel benzerliklere rağmen, araştırma bazı ilginç farklılıkları da ortaya koymaktadır. Erkek bireylerin Y kromozomları Almanya ve Fransa’ya dayandığını gösterirken, kadınlarda daha fazla genetik çeşitlilik bulunmaktadır.

Ötzi, genel yapıdan farklı görünmektedir. Onun genetik izleri ne antik ne de modern insanlarda bulunmuştur, bu da onun izole kalmış bir topluluğun son üyesi olabileceğini göstermektedir.

Yapılan araştırmalar ayrıca fiziksel özellikler bakımından da bilgiler sunmaktadır. İncelenen bireylerin çoğunun koyu saçlı ve kahverengi gözlü olduğu, ayrıca laktoz intoleransı taşıdıkları belirlenmiştir. Cilt rengine dair net bilgiler olmamakla birlikte, genetik veriler sınırlı çeşitlilik göstermektedir.

Bununla birlikte, bazı örnekler izole yapıdan çıkan ipuçlarını içermektedir. M.Ö. 2400 civarında yaşamış küçük bir kız çocuğunun genetik yapısında Bozkır kökenli izler bulunmuştur, bu da Alp topluluklarının zaman zaman dış temaslar yaşadığını göstermektedir.

Çalışma, Nature Communications dergisinde yayımlanmıştır.

Related Posts

Basit bir tarama, ne kadar hızlı yaşlandığımızı ortaya koyabiliyor

Duke Üniversitesi’nde yürütülen bir çalışmaya göre, orta yaşta yapılan bir beyin taraması, kişilerin biyolojik olarak ne kadar hızlı yaşlandığını ve gelecekte karşılaşabilecekleri sağlık risklerini gösterebiliyor.

James Webb Teleskobu ‘birbirine dolanmış yılanlar’ gibi görünen ölen yıldızları görüntüledi

NASA’nın James Webb Uzay Teleskobu (JWST), evrende ölüm sürecindeki iki yıldızı, kozmik yılanlar gibi birbirine dolanmış halde gösteren çarpıcı bir görüntü elde etti.

Ne Tesla ne Porsche: Yeni motor kg başına 56 beygir güç üretiyor

Tesla ve Porsche gibi devleri geride bırakan ve kilogram başına 56 beygir güç üreten yeni nesil bir elektrik motoru, otomotiv endüstrisinde oyunun kurallarını yeniden yazıyor.

Elon Musk’ın yaptıkları kendini bitirdi: Tesla’nın karı ikinci çeyrekte sert düştü

Amerikan elektrikli otomobil üreticisi Tesla’nın net karı, bu yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 16 düşüş kaydetti.

Dünyada ilk: İnsansı robot kendi bataryasını değiştirirken görüntülendi

Çinli UBTECH firmasının geliştirdiği yeni nesil insansı robotun bataryasını kendi kendine değiştirdiği anların görüntüleri yayınlandı.

Uzun süre şarjı dayanacak akıllı telefonlar yolda

Yeni çıkan haberlere göre 2026 yılında karşımıza nihayet 10.000 mAh bataryaya sahip cihazlar çıkacak.